Eylül kendini büyük bir boşlukta hissetmektedir. Kim olduğunu hatırlayamaması genç kızın canını günden güne daha çok sıkmaya başlar. Gördüğü rüyalar, evine gelen gizemli mektuplar ve sırlarla dolu bir çocuk Eylül'ün hayatındaki tüm dengeleri alt üst edecektir. Artık her şey bir oyunun parçasıdır. Her dakika beyninde dönüp duran, cevaplandırılması gereken sorular ve geri dönüşü olmayan bir yol... Güvenin yok olduğu, acıyla baş başa geçen günler...
Asla unutamayanların hikâyesi Eylül'ü okurken çözülen her bir olayda daha çok şaşıracaksınız.
Yeni turumuzdan merhabalar! Kitabımız Fenomen Kitaplar'dan çıkan Eylül kitabı. Unutmadan Fenomen Kitaplar'a teşekkür ediyorum. Ve de çekiliş için Vampirler' e uğramayı unutmayın!
Kitabın içeriğinden bahsedecek olursam kitap Eylül'ün sevgilisinden ayrılmasıyla başlıyor. Ne olduğunu, Uğurcan'ın ondan neden ayrıldığını anlamayan Eylül haftalarca evden çıkmaz,ağlar, içine kapanır. Derken ailesinin tatil planları yaptığını öğrenir ve bundan hiç memnun olmaz. Çünkü Uğurcan'ın evi oraya çok yakındır ve karşılaşmaması olası değildir. Ve tatilde Uğurcan dayanamaz Eylül'den özür diler. Eylül'ü hala sevdiğini söyler. Eylül neden böyle davrandığını anlamasa da Uğurcan'ı affeder. Derken onları bekleyen olay hikayeyi bambaşka bir yöne sürükler. Eylül'ün geçirdiği bir kaza her şeyi altüst eder...
Buradan sonra gerçekten hikaye bambaşka bir hal alıyor ve tam anlamıyla spoiler!
Kitap genel anlamda güzeldi ama bazı yerleri gözüme batmadı değil. Mesela bana dili aşırı sade geldi. Evet akıcıydı, ama sadeydi. Ve bu benim aşırı derecede gözüme battı. Ama yazarın ilk kitabı, bir ilk kitap için güzeldi.
Bir diğer konu ise olayların jet hızında gelişmesi. Bir bakmışsın ayrılmışlar, bir bakmışsın barışmışlar. Bir olay bitti diğeri başladı. O kısımlar çok hızlı gitmişti bence.
Sevdiğim kısımlara gelirsek aşkları çok tatlıydı. Belki öyle süslü püslü sözler söylemese de Uğurcan romantik biriydi. Çok samimiydi. Eylül'ü bu kadar sevmesi, onun için onca şeyi göze alması çok güzeldi. Eylül'se bazı yerlerde çok tatlıydı bazı yerlerde beni deli etti.
Kitabın çok sevdiğim bir diğer karakteri Özge oldu. Eylül'ün en yakın arkadaşı, Eylül'den vazgeçmeyen biricik arkadaşı. Çok tatlı bir kızdı. Her daim Eylül'ün yanındaydı. Tabi Furkan'ı da unutmamak lazım. Uğurcan'ın kuzeni, Özge'nin sevdiği çocuk. Uğurcan için hayatından vazgeçmiş biri. Peki ya Taylor? İşte bu karakter... Sanırım en çok onu sevdim. Ama kim ki o? Karanlık, ilgi çekici, yakışıklı ama masum... Sanırım bunu kitaptan okumanız gerekecek. Taylor başlı başına bir spoiler!
Hikayenin en çok sevdiğim yeri son kısmı oldu! Ondan önceki sayfalarda ağlatsa da, görmem bulanıklaştığı için okuyamasam da sonu çok tatlıydı!
Ve son olarak eğer watty hikayelerini seviyorsanız, aşk hikayelerini okumaktan hoşlanıyorsanız bence bir şans verin derim. ;)
a Rafflecopter giveaway
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder